İlahiyatçılar Milli Eğitim ‘de Yönetici olmak zorunda mı?

Soruyu böyle sormamdan zımnen ilahiyatçı karşıtı biri olduğum anlaşılmasın… Ben de bir ilahiyatçıyım. Ve tabii ki ilahiyatçılardan da hakkını vererek idarecilik yapan ağabeylerimiz, arkadaşlarımız var. Ancak; 

Özellikle son 5 yıldır Ak Parti Yönetiminin İktidar ve Muktedirlik arasındaki   makası daraltması ve davul tokmak ikileminden kurtulması ile İlahiyatçıların idarecilikte görünürlükleri arttı. Uzun bir ara paralel kuşatması yaşansa da sonradan durum toparlandı. Tabii geçmişe göre bu durumu izah etmede haklı nedenlerimiz var. Ancak; 

Ak Partinin arka bahçesi görünümü veren, Merhum Akif İNAN ‘dan sonra sendika olarak sık sık sorguladığımız Eğitim Bir Sen çevresinde kümelenmiş, İlke,ideal yoksunu, rüzgara göre her yere kanat açabilen bir yığın mirasyedi arasında ilahiyatçıların da kendilerine yer açmaya  çalıştığını görünce hayıflanmamak elde değil… 

İdareci olamamış bir ilahiyatçının hezeyanları diyorsanız bundan sonrasını okumayın lütfen.

Çalıştığım Anadolu Lisesinde Kuran, Temel Dini Bilgiler ve Hz. Muhammed’in hayatı dersleri boş geçiyor… Normumuz dolu,çünkü meslektaşlarımız idareci….Peki 6 saat zorunlu hangi derslere giriyorlar diyorsanız, Seçmeli proje hazırlama… 

Bugün Meram’da bir ilkokulda YGS sınavında gözetmendim. Salon başkanım Meramın en iyi bilinen ortaokullarından birinin müdürü…Bir ilahiyatçı….Bir ağabey.. Kulakları duymuyor…olabilir…Ama bir YGS sınavında bu kadar panikleyen, kaygılı,Yönergeyi okuma zahmetinde bile bulunmamış sınav sonunda nerdeyse elimi öpecek bu ağabeyin okulundaki müdürlük durumunu merak ediyorum… 

Kiminle konuşsam, başta İmam Hatipler olmak üzere tüm orta ve lise düzeyindeki okullarda yaşanan ahlak erezyonu, kültürel yozlaşma, değerlerin kaybolmasından şikayet ediyor… 

Dedemanlar da konuyu masaya yatıran ilahiyatçıların, Fakültelerdeki Din Eğitimcilerinin soruna dair bir pratikleri var mı bilmiyorum.

İdareci ilahiyatçılarımızın ise zaten zamanı yok. 

Vallahi Kuran Derslerini bile pedegojik olarak nasıl okutacağımızı bilmiyoruz… Hep günü birlik,yaptım iyi oldu metotları… 

Zümreler netten, Müfredat raporları netten,Yazılı soruları netten,  bizde üretmeyi bırakıp tüketen ilahiyatçılar olarak meselenin uzağındayız…Allah akibetimizi hayr eylesin…

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir